21 Ocak 2014 Salı

You complete me!

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba sevgili blogum :)

Christmas tatilinden sonra okula dönüşüm muhteşem oldu. 15 günlük dur durak bilmeyen gezimizden sonra bir de misafir ağırlamak, ev sahibi olmak beni fazlasıyla yordu. Hırvatistan'daki proje ortağı okulumuz Ostrava'ya iade-i ziyaret yaptı. Bir hafta kaldılar. Bu süreçte çeşitli workshoplar, yarışmalar, geziler düzenledik. Bunların hazırlık sürecinde Alena'ya ben de yardım ettiğim için programın son halini biliyordum. Diversity teması altında Çek kültürüyle ilgili etkinlikler de yaptı öğrencilerimiz. Projenin ismi ''You Complete Me''. Anafikri ise tüm farklılıklarımıza rağmen herkesin birbirinden öğreneceği birşeyler vardır. Genel olarak başarılıydı ama benim Comenius projesinden beklentilerim daha büyüktü açıkcası. Gördüklerim daha basit şeyler gibi geldi sanki. Öyle çok süper muhteşem yaratıcı fikirlerin olmasına gerek yokmuş proje hibesi alabilmen için. Dönüşte ben de deneyeceğim bir proje yazmayı. Yapılacaklar listeme dahil oldu bile çoktan.

Hırvatlar gelmişken Prag'ı da görelim dediler. Alena'nın toplantısı olduğu için Prag gezilerinde onlara ben rehberlik ettim. 6. kez gidince yalayıp yutuyorsunuz tabiki nerde ne var :) Ben kafamda çok güzel bir plan hazırlamıştım ancak hesaba katmadığım şey Hırvatların bu kadar uyuşuk bir millet olmasıydı! Aman tanrım o nasıl bir rahatlık o nasıl bir düzensizlik. Öğretmeni ayrı, öğrencisi ayrı sinir etti beni gezi boyunca. Ancak hiç olmadığım kadar sabır abidesi bir Elif'e dönüşüp, gezimizi kazasız belasız tamamladım. Ancak planladığım birkaç tarihi yeri çıkarmak zorunda kaldık uyuşuklukları yüzünden. Her iki dakikada bir mola istemeler mi dersiniz, 15 dakikalık molaya yarım saat sonra geri dönmeler mi!

Öğrencilerin davranışlarında kültürün etkisini birebir gözlemleme şansı buldum. Çok büyük uçurumlar olmasa da büyük sayılabilecek farklılıklar var Türk öğrenciler ve Hırvat öğrenciler arasında.

Projenin bundan sonraki ayağı Bulgaristan'daki proje ortağı okulda gerçekleşecek ama ne zaman olduğu henüz belli değil. Muhtemelen ben Türkiye'ye geri döneceğim için çok istememe rağmen bulunamayacağım. Ancak bu kadarı bile bana okul ortaklıkları, projeleri denilince neler yapmam gerektiğini ana hatlarıyla öğretti. Benim de matematiğe dair çok güzel proje fikirlerim var. Dönüşte uygun ortam bulursam-ki bulayım nolur nolur- hemen bir proje yazmak için kolları sıvayacağım.

Bu arada, bu hafta sonu sonunda Ostrava'nın meşhur dağına çıkacağım. Okuldan öğretmen arkadaşlar benim için bir gezi planı yapmışlar. Hafiften tırsmıyor değilim ''ben ve dağa tırmanmak'' ikilisi kulağa çok hoş gelmiyor ama en azından yanımda deneyimli birilerinin olacağını bilerek içimi rahatlatıyorum.

Kol bacak kırmadan geri dönebilmek umuduyla diyorum, hepinizi kocaman öpüyorum sevgili okuyucularım :)  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder